Envanter yöneticileri her biri kendi özelliklerine sahip, karmaşık ve zaman alıcı hesaplamalar gerektiren yüz binlerce öğeyi yönetme zorluğu ile karşı karşıyadır. Gelişmiş bir metodoloji ve güçlü analitik araçlar olmadan, büyük envanterlerin etkili bir şekilde yönetimi imkânsız bir görev haline gelebilir. Bugün, stok optimizasyonu bulunmayan şirketler yüksek maliyet ve düşük performans riski ile karşı karşıya kalır. Yüksek maliyetlerden kurtulmak ve verimliliği arttırmak için etkili bir depo yerleşim optimizasyonuna ihtiyaç duyulmaktadır.
En basit hali ile depo yönetimi ve stok kontrolü, talep ile arz arasındaki mükemmel dengeyi bulmak anlamına gelir. Optimize edilmiş stoklar, verimliliği artırıp stok maliyetlerini düşürürken bir yandan da gerekli stok düzeyinin korunmasına yardımcı olur.
Depo tasarımı ve stok yönetimi için yapılması gereken en öncelikli şey stokların kritiklik seviyesinin belirlenmesidir. Hangi durumlarda hangi ürünün ne kadar miktarda var olması gerektiğinin bilinmesi büyük önem taşımaktadır. Stokları kullanım alanları, emtia sınıflamaları, tedarik edilebilme durumu ve fiyatlarına göre bölümlere ayırın ve kritiklik seviyelerini bu şekilde analiz edin.
Her ne kadar üretim seviyeleri genel anlamda belirli olsa da kesin miktarın belirlenmesi mümkün değildir. Bu sebep ile ürünlerin talep tahminin doğru yapılması, envanter yönetimi için büyük önem teşkil eder. Ek siparişler ve birdenbire artan talep ile birlikte stok seviyelerindeki hızlı düşüş, firma için geri dönülemez sonuçlara sebebiyet verebilir. Tüm bu kötü senaryoları minimum seviyeye çekmek için her bir stok kalemi için uygun tahmin algoritmalarının seçilmesi gerekir. Bu aşamada depo doluluk oranının hesaplanması da yararlı olacaktır.
Tahmini teslim süresinin bilinmesi, stokların optimum seviyelerinin belirlenmesinde kilit bir faktördür. Ortalama teslim sürelerinin belirlenmesi için izlenebilecek pek çok yöntem bulunur. Örneğin, satın alma siparişi ve makbuz geçmişini kullanarak ortalama teslim süresini tahmin edebilirsiniz.
Stok çeşitliliği fazla olan şirketlerin etkili bir depo yönetimi yapabilmesi için envanterlerini çeşitli bölümlere ayırması gerekir. Stoklar kullanım oranı, yer tutma değeri, hareket sıklığı ve bunun gibi pek çok segmente ayrılabilir. Her bir envanter segmentinin kendi özelliklerine göre yönetilmesi ve onlara özel iş kurallarının belirlenmesi gerekir. Bu konuda depo yerleşim planı örnekleri işinize yarayabilir.
KPI raporlaması, depo yönetiminde ilerlemenin izlenmesini sağlamak için oldukça etkilidir. KPI raporlaması önceden tanımlanmış envanter yönetimi raporlarından, yetkili geri bildirimlerinden ve istatistiklerden oluşabilmektedir.
Depo otomasyonu son birkaç yılda dünya çapında hızla yaygınlaştı. Yine de küresel olarak, depoların ve…
Kavram olarak baktığımızda operasyonel planlama yapabilmek için asgari koşulda tutarlı ve sürdürülebilir verilere ihtiyaç duyulur…
ERP Neden var? ERP sistemleri en basit anlamıyla farklı iş süreçlerine ait iş faaliyetlerini yönetmek…
Modelleme ve simülasyon kavramları, ABD Ulusal Mühendislik Akademisi ve Ulusal Araştırma Konseyi tarafından “üretim performansı…
Depo verimliliği, bir lojistik tesiste veya fabrikada elleçleme maliyetlerini azaltır, üretkenliği artırır ve müşteri hizmetlerinde…
Dijitalis olarak gerçekleştirdiğimiz tedarik zinciri şebeke optimizasyonu projelerinin çoğu müşterilerimizin o dönemdeki ihtiyaçlarına göre şekillenmiştir.…
Kullanıcı deneyimini iyileştirmek için yasal düzenlemelere uygun çerezler (cookies) kullanıyoruz. Detaylı bilgiye Gizlilik ve Çerez Politikası sayfamızdan erişebilirsiniz.
Yorumları Görüntüle